İyiyi inatla üreterek…

Bugün, insanlık tarihinin izlere, iz bırakacak cümlelere ihtiyacı var. Edebiyatta, sanatta, evde, sırada ve sokakta… Günışığı Kitaplığı, 20. yılında insanın resmiyete dökülmemiş tarihine bu anlamda bir edebiyat çentiği daha atmak için çalışmaya devam ediyor. Bunun için, 9. Eğitimde Edebiyat Semineri’nde, bir Mart sabahı, Türkiye’nin dört bir yanından gelen öğretmenler ve kütüphanecilerle bir aradaydık. Bu yola çıkarken düşlediğimiz gibi, bir okulu “edebiyat sarayına” çevirmek için oradaydık. Aslında tüm okulları, tüm sıraları…

Sevilen dilbilimci Yusuf Çotuksöken’in dildeki renkli gezintisi, yaşamın her alanında kullanılan dilin nelere yol açtığını, “ben”i nasıl var ettiğini gözler önüne seriyor. Fantastik kitaplarıyla edebiyatımıza güçlü bir soluk kazandıran, gençlik edebiyatında da verimini başarıyla sürdüren yazar Aslı Der ise, karanlık bir koridorda başlayan felsefe yolculuğunu, savaşın ve kavganın hiç eksik olmadığı bir coğrafyada kitaplarla ve barışla süren direnişini, büyüme serüvenini anlattı. Çocuk edebiyatının deneyimli iki yazarı Yalvaç Ural ve Mine Soysal ise, okullardaki öğrenci buluşmalarına ilişkin gözlem ve değerlendirmelerini
öğretmenlerle paylaştılar. “Yazar”ın çocuklar ve gençlerle buluştuğu o büyülü anların tadını ustaların ağzından dinledik.

Günün en heyecan verici bölümlerinden biri de yaratıcı okuma uygulamalarıydı. Mersin, Bursa ve İstanbul’dan öğretmenler, öğrencileriyle yaptıkları uygulama çalışmalarını meslektaşlarıyla paylaştılar ve edebiyat kitaplarından yola çıkarak, çocuklar ve gençlerle işbirliği içinde nasıl yaratıcı yollar inşa edebileceklerini anlattılar. Edebiyatın çok ötesinde, hayata iyilikle, yaratıcılıkla devam etmeye yönelik yeni yollar önerdiler.

Seminerin kapanışında Ahmet Ümit, edebiyatın dünyayı ve insanı kurtarabilme cesaretine sahip olduğunu, yine edebiyat ve uygarlık tarihinden anekdotlarla aktardı. Dostoyevski’nin, “İnsan yüreği, iyiyle kötünün savaş alanıdır,” cümlesini anımsatarak ve iyiyi de, kötüyü de atlamadan…

Edebiyat ve sinemanın çeşitli alanlarında verdiği emekle kalplerde bambaşka bir yer edinen Sevin Okyay’la okuma yolculuğunu, edebiyatta horgörülen türleri konuştuk. Ülkemizde okulöncesi eğitimindeki çalışmalarıyla tanınan akademisyen Gülçin Alpöge de 2018’de Türkiye’de düzenlenecek, çocuk ve gençlik edebiyatı dünyasını yakından ilgilendiren uluslararası kongrenin müjdesini veriyor.

Keçi’nin YAZ 2016 sayısında işte böyle bir içerik paylaşıyoruz sizlerle. 20 yıldır olduğu gibi, çocukluğun ve gençliğin baştacı edildiği bir gelecek hayaliyle, kötüyü anlayarak ve unutmayarak, iyiyi bir keçi inadıyla üreterek yürümeye devam ediyoruz.

Scroll to Top
Scroll to Top